Siğil

Siğil Neden Oluşur?

Siğiller (verrukalar) HPV (human papilloma virüs) adı verilen virüsler nedeniyle ortaya çıkan, bulaşıcı cilt hastalıklarından biridir.

Memeli hayvanlarda, kuşlarda, sürüngenlerde ve insanlarda görülen bu bulaşıcı enfeksiyon tipi halk arasında söylenegelenin aksine kurbağalardan bulaşmaz. Direkt temas yoluyla genellikle insandan insana ya da ıslak- sıcak- nemli zeminlerden, kapı kollarından, ortak kullanım eşyaları aracılığı ile bulaş gerçekleşebilir.

Kişiden kişiye fark eden ve çoğu zaman uzun süren bir kuluçka döneminden sonra ciltten kabarık, deri renginde veya beyaz renkli, karnabahar benzeri sertlikler şeklinde görülürler. Bazen siğil içine kanamalar nedeniyle küçük siyah noktalar izlenebilir. Ayak tabanı gibi yüksek basınç altında kalan bölgelerde siğil dışa doğru büyüyemediği için içeri doğru büyüme eğilimindedir. Bu nedenle çoğu zaman siğil içerisinde görülen küçük kanamalara bağlı siyah noktalar da nedeniyle ayak tabanında yabancı bir cisim battığı düşünülebilir. Derinin çok kalın olduğu alanlarda karnabahar görünümü çok net değerlendirilemediğinde nasırlar ile de karışabilir.

Siğiller Nasıl Görülür?

Siğiller farklı bölgelerde farklı görünümlerde olabilir, ağız içi ve genital bölgelerde beyaz- gri renkli düzensiz yüzeyli kabarıklıklar, yüzde deriden hafif kabarık lekeler şeklinde, ayak tabanında nasır benzeri sertlikler şeklinde, diğer bölgelerde ise karnabahar benzeri deri renginde sert kabarıklıklar şeklinde görülebilir

Siğil Tipleri Nelerdir?

150’nin üzerinde HPV tipi tanımlanmıştır ve farklı tipler farklı görünüm, yerleşim ve hastalıklar ile ilişkilidir.

1. Yaygın Siğiller (Verruka vulgaris): Tüm siğillerin yaklaşık %70’ini oluşturan bu tip, yüzeyinde girinti ve çıkıntılar olan, tek veya çok sayıda, dağınık ya da bir arada olan karnabahar benzeri çıkıntılardır. Okul çağı çocuklarında %20’ye varan oranlarda görülebilir. Genellikle el üzeri, parmaklar ve tırnak kenarlarında izlenir.
2. Ayak Siğilleri (Plantar verru): Tek başına yalnız bir siğil olarak ya da sıkça görüldüğü gibi birçok siğilin yan yana gelerek oluşturduğu “mozaik” görünümde olabilir. Basınç bölgelerinde çok ağrılı olabilir. Ayakkabı içerisine çakıl taşları girmiş hissi verebilir. İçerisinde küçük siyah noktalar olan nasıra benzer görünümde olabilir.
3. Düz Siğiller (Verru plana): Deri rengi veya açık renkli, yassı, hafif kabarıklıklar şeklinde görülür. Genellikle sakal bölgesinde, yüzde, el sırtında ya da bacaklarda izlenir.

4. İğsi Siğiller (Filiform verru): Küçük, dar bir zemin üzerinden uzanan ince ipliksi, uzantılar şeklinde izlenir. Genellikle ağız, burun ve göz çevresinde yerleşirler.

5. Genital Siğiller (Kondiloma akuminata / Kondilom): Genital bölgede yerleşen siğiller genellikle kondilom ya da kondiloma akuminata şeklinde adlandırılır. Genital siğiller tek tek ya da birkaç siğilin bir araya gelmesi ile kümeler halinde de izlenebilir.

Genital Siğiller Nasıl Bulaşır?

HPV virüsü ile enfekte olmuş bir kişi ile temas sonrası genital siğil bulaşı gerçekleşir. HPV, sıkça görülen cinsel yolla bulaşan hastalıklardan birisidir. Siğilin görülmediği evrelerde de bu virüsün bulaşması ya da bulaştırılması mümkündür. 150’nin üzerinde tanımlanmış HPV tiplerinden yalnızca bazıları genital siğil gelişimine yol açmaktadır.

 

HPV ve Kanser ilişkisi nedir?

Bazı HPV tipleri rahim ağzı kanseri (servikal kanser), anal kanser, penis kanseri, ağız ve boğaz bölgesinde kanser gelişimine neden olabilir.

HPV Aşısı Kanser Gelişimini Önler mi?

HPV aşısı en sık genital siğil ve kanser ile ilişkilendirilen HPV tiplerine karşı koruyuculuk sağlayarak HPV ilişkili kanser gelişim riskini azaltır. Şu anda Türkiye’de de kullanıma giren Gardasil 9 isimli aşı, HPV Tip 6, 11, 16, 18, 31, 33,45,52 ve 58’e karşı koruyuculuk sağlamaktadır. Koruyuculuk oranı kişisel faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterebilmektedir. 9 yaştan itibaren uygulanabilir. 3 doz şeklinde uygulanır.

Genital Siğil Bulaştıktan Sonra Aşı Yapılabilir mi?

Tavsiye edilen uygulama cinsel hayata başlamadan önce aşı ile bağışıklığın sağlanmasıdır. Ancak HPV bulaşı olduktan sonra dahi aşı uygulamasının kanser koruyuculuğu sağlayabildiği gösterilmiştir. Bazı vakalarda aşı uygulamasının siğil tedavisini hızlandırabileceği de ortaya konmuştur.

Siğil Nasıl Tedavi edilir?

Siğil tedavisi hastanın kendi uygulayabileceği ev tedavileri ve hekimin uygulayacağı tedaviler olarak ikiye ayrılır.

Deriye sürülerek uygulanan ilaç tedavileri içerisinde en sık yüksek konsantrasyonlu salisilik asit içeren solüsyonlar, 5-FU ve imikimod krem bulunmaktadır. Bu ilaçlar hekim kontrolü dışında uygulanmamalıdır.

Hekim tarafından klinik ortamında uygulanabilecek tedaviler ise şunlardır;

Kriyoterapi (dondurarak yakma): Sıvı nitrojen kriyo sprey ile siğili ve etrafındaki 1-2 mmlik alanı dondurur. Dondurma işlemi siğili tahrip eder. 2-3 haftalık aralıklar ile tüm siğiller kaybolana kadar işlem tekrarlanır.

Elektrokoterizasyon (elektrik enerjisi ile yakma): Genellikle lokal anestezi altında siğillerin yakılarak tahrip edilmesini sağlar. Genellikle tek seans uygulanması yeterlidir. İşlem sonrası dikkatli bir yara bakımı yapılması gerekir

 Karbondioksit lazer (lazer enerjisi ile buharlaştırma): İnatçı siğillerde etkili bulunabilir. Etkinlikleri uygulayıcının seçeceği parametreler ile yakından ilgilidir.

Ek olarak kullanılabilecek beta glukan içerikli vitamin kompleksleri bağışıklık sistemini kuvvetlendirerek tedaviyi desteklemek amaçlı kullanılabilir. Çok dirençli vakalarda hekiminiz anektodal kanıtlara dayanan farklı tedavi kombinasyonları planlayabilir.

Tedavi mutlaka dermatoloji uzmanı ile birlikte planlanmalıdır, uzman hekim gözlemi dışında, plansız ve kontrolsüz yöntemlerin uygulanması istenmeyen kalıcı problemlere yol açabilir.

Muayene randevusu oluşturmak ve merak ettiklerinizi danışmak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.